Cumhuriyet’imizin 101. yıl dönümü Kutlu olsun…
Terör örgütlerini kuran ve yaşatmaya çalışan Devletler, amaçlarına ulaşmak yerine bazen kurdukları terör örgütleri ayaklarına dolaşır, bazen de silahın namlularını kendilerine çevirir. Dünyanın hiçbir terör örgütü, kendi öz potansiyeli ile var olup, varlığını, etkin bir devlete karşı uzun yıllar sürdürmesi mümkün mü?
Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, neredeyse hiçbir zaman rahat bırakılmamıştır. Bulunduğu coğrafya nedeniyle, hiçbir zaman kalkınmasını istemedikleri Türkiye, diğer devletlerin etkin desteğine sahip terör örgütleri aracılığıyla hedef alınmıştır…
20 Ocak 1975’te Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta kurulan ASALA (Ermenistan’ın Kurtuluşu İçin Ermeni Gizli Ordusu-Secret Army for the Liberation of Armenia) terör örgütü, yarım asır önce Türkiye’yi hedef alan bir terör örgütüydü. ASALA saldırılarında Türkiye’nin 42 diplomatı ile 4 yabancı uyruklu kişi hayatını kaybederken, 15 Türk ve 66 yabancı uyruklu kişi de yaralandı. ASALA’nın Türkiye içindeki ilk eylemi de 7 Ağustos 1982’de Ankara Esenboğa Havalimanı’nda gerçekleştirdiği bombalı saldırıydı…
27 Kasım 1978’de Diyarbakır’ın Lice ilçesi, Fis köyünde resmen kurulan PKK, Türkiye Cumhuriyeti’nin kesintisiz bu güne kadar devamlı hedef almıştır. PKK’nın, NATO’nun en önemli askeri güçlerinden biri olan Türkiye’ye karşı, bu kadar uzun süre saldırı düzenleyebilecek güce sahip olması, Dış mihrakların destek merkezlerini göstermektedir. PKK Kürt haklarını savunma amacıyla kurulmasına karşılık Türkiye de yaptığı eylemlerle Kürt insanlarının küçük yaştaki çocuklarını kaçırıp dağa çıkartmıştır. Türkiye’de yaptığı eylemlerle, önce Kürt insanları, çocuk, kadın, yaşlı insanları öldürmeye başlamıştır. Türkiye de çoğunluğu Kürt olan 45 bin haklarını koruyacağı insanları öldürmüştür…
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.’nin (TUSAŞ) Ankara’daki Kahramankazan tesislerine, geçtiğimiz günde düzenlenen terör saldırısında biri taksi şoförü beş kişi öldü, 22 kişi yaralandı.
Teröristlerin kimlik tespiti kısa sürede yapıldı. Türkiye İçişleri Bakanı Yerlikaya, Savunma Bakanı Yaşar Güler’in açıklamaları PKK’ya işaret ediyordu. Çünkü biz başından beri bu eylemin oluş stili, oradaki izlemiş olduğumuz görüntüler, büyük ihtimalle PKK’nın yaptığı ile ilgili. Değerlendirmemiz budur. Ama kimlik tespitlerinin yapılmasıyla eylemcilerin PKK Teröristlerinin olduğu belli oldu…
Bu Köşe Yazımı yazarken de, terör saldırısını gerçekleştirenlerin kimlikleri, eylemi yapan terör örgütüyle ilgili PKK’nın yaptığını gösteriyordu. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör saldırısı sonrası açıklamasının şu bölümünde ilk tepkinin özetiydi. “Türk savunma sanayisinin lokomotif kuruluşlarından olan TUSAŞ’a yönelik düzenlenen terör eylemi; ülkemizin bekasını, milletimizin huzurunu ve ‘Tam Bağımsız Türkiye’ idealimizin timsali olan savunma atılımlarımızı hedef alan alçakça bir saldırıdır. Failleri ve arkasında kim varsa ortaya çıkarılacaktır” dedi…
Savunma Sanayisi, gelişmediği için Türkiye uzun yıllar dışa bağımlı oldu. Silah ambargoları Türkiye’ye karşı silah olarak kullanıldı. Son yirmi yıldaki gelişmeler, savunma sanayisinde Türkiye’nin nereden nereye geldiğinin göstergesidir…
Türk savunma ve havacılık sektörünün, ihracat gelirleri 2024 yılının ilk sekiz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,8 artarak 3,7 milyar dolara ulaştı. Bu veriler Türkiye Savunma Sanayii Başkanlığının açıkladığı verilerdir...
Sözü fazla dolandırmaya gerek yok. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.’nin Ankara’daki Kahramankazan tesislerine yapılan saldırı, Türkiye’nin savunma sanayisinde ulaştığı gücü hedef alan ve engellemek için yapılan bir saldırıdır…