Bir kitabı elime aldığım zaman mutlaka yazarının hayatını merak ederim. Yazarını tanımadığım okuma bana göre eksik okumadır. Son günlerde okuduğum yazarların hayatlarından bahsetmek istiyorum.
Meşhur İnce Memed’in yazarı Yaşar Kemal’in hayatına bakalım. Doğu Anadolu’dan Çukurova’ya göç eden bir ailenin çocuğudur. Küçük yaştan itibaren şiirler yazmaya başlar. Yaşlı halk ozanlarıyla atışır. Ortaokul ikinci sınıftayken, sınavla girilen Türk Maarif Cemiyeti’ne yatılı olarak başlar. Çalışmak zorunda olduğundan bitiremez, tasdikname ile ayrılır. Adana Halkevi Ramazanoğlu konağında memurluk yapar. Bir süre köylerde öğretmen vekilliği yapar. İstanbul’a gelince Pertev Naili Boratav, Nurullah Ataç, Abidin Dino gibi ünlülerle arkadaşlık yapar. Dilini canlı tutabilmek için Nazım Hikmet okur. Balzac, Dostoyevski, Gogol, Çehov, Köroğlu etkilendiği yazarlardandır. Nobel Edebiyat Ödülü’ne aday gösterilen ilk Türk yazardır.
Orhan Pamuk Nişantaşı’nda büyür. Ailesi batı yönelimlidir. Babasının geniş bir kütüphanesi var. Evde Thomas Mann, Kafka, Dostoyevski, Tolstoy gibi yazarlar okunur. Babaannesi tarih öğretmenidir. Torunlarına daha okula gitmeden okuma yazmayı öğretir. Teyzesi Yapı Kredi ve Doğan Kardeşten çıkan dergileri hediye eder. İstanbul Teknik Üniversitesi terk, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Gazetecilik Enstitüsü mezunudur. 23 yaşından bu yana yazarlık yapar. “Kar” romanı Nobel Ödülü alan İlk Türk yazar olmasında etkili olur.
Yabancı yazarlardan Stefan Zweig; küçük yaşlardan itibaren edebiyat alanında eğitim görür. İngilizce, Fransızca, İtalyanca, Latince ve Yunanca öğrenir. Varlıklı bir aileden gelmesi yazın hayatını olumlu yönde etkiler. Eserlerini kolayca bastırır. Çok fazla seyahat eder. Seyahatleri yazınlarına malzeme toplamasında etkilidir. Ünlü insanlarla dostluk kurar ve mektuplaşır. Gorki, Rilke ile tanışır. Thomas Mann, James Joyce, H.G. Wells, Arthur Schnitzler gibi ünlüleri evinde konuk eder. Bunlar üretkenliğine katkıda bulunmuştur.
Tüm zamanların en büyük romancısı Lev Tolstoy’dan söz etmeden olmaz. Aristokrat bir ailede doğar. Kendi çabası ile Fransızcasını ilerletir. Voltaire ve Jean Jacques Rousseau’nun etkisinde kalır. Victor Hugo ile tanışıklığı hem edebi hem siyasi gelişimini şekillendirir. Basit yaşam, şiddetsizlik ve insan sevgisi savunucusudur. Ahlaki ve felsefi düşünceleri Mahatma Gandhi ve Martin Luther’e ilham olmuştur. Halkın içinde bir yaşam sürer. Bunu da eserlerine yansıtır.
Yazarının hayatını bildiğim kitapların, etkisinde daha çok kalırım. Adeta yazarla konuşmuş gibi olurum.
Her kitap yazarının yaşamından izler taşır.
Muazzez TOĞRUL