Öğretmen her türlü aşağılanmanın, horlanmanın, ötekileştirmenin, basitleştirmenin, sıradanlaştırmanın en büyük mağduru…
Yıllardır da bu hep böyle…
Kimsenin de buna dur dediği yok.
Hani bir şeyi toplumun nezdinde değersizleştirirsin de o şeyin toplumda değeri kalmaz ya!
Öğretmenlik de aynen öyle…
Değersizleşti.
Dolayısı ile değersizleşen öğretmenlik her türlü şiddete maruz kaldı.
Bırakın öğretmenin her türlü şiddete maruz kalmasını, canına kastedildi.
Bir değil, iki değil…
En son bir okul müdürü yabancı uyruklu bir öğrenci tarafından öldürüldü.
Canı sıkılan öğretmene saldırıyor!
Öğretmen şamar oğlanı…
İnanın öyle…
Olacak iş değil!
Toplumun en saygını olması gereken öğretmenin can güvenliği yok.
Şiddet mağduru…
Psikolojik şiddeti hiç demiyorum.
Psikolojik şiddet sıradanlaştı.
Daha doğrusu normalleşti.
Okul müdürüne söylerim, milli eğitime şikâyet ederim, CİMER’e yazarım…
Velinin hoşuna gitmeyen her şey şikâyet konusu…
Öğrencinin eve taşıdığı her sorun, öğretmenin hesap vermesi gereken bir mesele…
Öğretmeni ezmek en kolay…
Öğretmenin her yaptığı, ettiği suç...
Toplumda böyle bir algı var.
Bu algı azalacağı yerde her geçen gün daha da artıyor.
Kafası esen öğretmeni şikâyet ediyor.
Kafası esen öğretmene şiddet uyguluyor.
Yetmiyor, öğretmenin canını alıyor.
Öğretmenin yasal bir güvencesi yok.
Velinin gönlü olsun diye, öğretmene soruşturma açılıyor, ceza veriliyor, görevden el çektiriliyor…
Öğretmen hedef tahtasında…
Öğretmen derdini anlatabilirse anlatsın, kendini aklayabilirse aklasın…
Hangi birisi ile uğraşsın öğretmen…